FİNANSAL PİYASALARA BAKIŞ 20

FİNANSAL PİYASALARA BAKIŞ 20

Dünya ekonomisinin dinamiklerini etkileyen Çin’de Kasım sonu itibariyle ABD’ye karşı ihracat azalırken, ithalatın arttığını ve ticaret akışının ABD’nin lehine olumlu yönde değiştiğini görmekteyiz. Ancak bu değişim ABD’nin Çin’den almadığı mal ve hizmetleri başka ülkelerden temin etmesi nedeniyle ödemeler dengesine olumlu yönde yansımıyor. Zaman zaman Çin ile ABD arasındaki ticaret anlaşmasında gerilimler olsa da,

• Karşılıklı iyimser açıklamaların yapılması,
• Birinci faz anlaşmanın yapılacağı beklentisi,
• Çin’in ABD’den ithal edilen et ve soya üzerine ek vergiyi kaldırma niyetini ortaya koyması,
• Kasım sonu ABD istihdam verisinin beklentilerin üzerinde gelmesi piyasaları olumlu yönde etkiledi.

Buna karşın;
• Japonya’da hane halkı harcamalarının beklentilerin altında gerçekleşmesi,
• ABD ile Fransa arasında vergiler konusunda gerginliklerin yaşanması,
• Ekim ayında Almanya’da sanayi üretiminin aylık bazda %1,7’ye gerilemesi olumsuz gelişmelerdi.

Geçen hafta sonuna %4’ün üzerinde değer kaybıyla giren petrol fiyatları, ABD’de ham petrol stoklarının beklentilerin üzerinde düşmesi ve OPEC ülkelerinin 500 bin varil daha üretim kısıntısına gideceği haberleri ile bu hafta %1’in üzerinde değerlendi. Henüz onaylanmayan karar yürürlüğe girdiği takdirde OPEC üretim kesintisi aylık olarak 1,7 milyon varile çıkmış olacak. Ayrıca geçen hafta büyüme beklentilerindeki olumlu seyir nedeni ile bakır, nikel, alüminyum, şeker, kakao vb. emtialardaki artışlar da dikkat çekti.
Yurt içine baktığımızda; Türkiye ekonomisi beklentilere paralel üçüncü çeyrekte yıllık bazda %0,9 büyüdü. Kasım ayı TÜFE enflasyonu %0,38 seviyesinde gerçekleşerek yıllık bazda %8,55’ten %10,56 yükseldi. Aşağı yönlü eğilimin duraksamasına rağmen, gelecek aylarda enflasyonun tek haneli seviyeler de devam edeceği beklentisi hâkim.

TÜFE bazlı reel efektif kur endeksi (Türk Lirasının diğer para birimlerine karşı ağırlıklı ortalama değeri) Kasım ayında yıllık bazda %2,1 yükselerek 77,35 düzeyine geldi. Geçen yılın aynı ayında 75,75 olan endeks de ay bazında yükselmeler olduğunu başka bir ifade ile Türk Lirasının diğer para birimlerine karşı değerlenme patikasında olduğunu görmekteyiz. Aynı zamanda yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatları 1,4 milyar dolar azalarak 193,8 milyar dolar seviyesine geriledi.

15-22 Kasım haftası kredilerde 16,7 milyar TL kredi, 11 milyar TL’sı da mevduatlarda büyümenin gerçekleştiğini ve kredi mevduat oranının ise %99,4 gerçekleştiğini buna karşın da mevduat faizlerinin %11-12 arasına ve kredi faizlerinin de %12,89 ile son iki yılın en düşük seviyesine geldiğini ve borçlanma faaliyetlerinin hızlı büyümeye devam ettiğini gözlemliyoruz.

Faizlerdeki düşüşe, Borsa İstanbul’daki hisselerin uluslararası piyasalara göre iskontolu olmasına karşın, yabancıların 29 Kasım haftasında 158,5 milyon dolarlık hisse senedi ve 54,4 milyon dolarlık Devlet İç Borçlanma Senetleri satması dikkat çekti. Borsa İstanbul BİST 100 endeksi 108 bin seviyesini aşarak yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
Gelecek hafta TCMB’nin 12 Aralık’ta yapılacak PPK toplantısında politika faizinin 200 baz puan indirilmesi bekleniyor. Bu indirimin Türk Lirası üzerinde önemli bir baskı yaratması beklenmezken TCMB’nin gelecek aylardaki faiz indirimlerine ilişkin yaklaşımı da merak konusu.

Yayın Komitesi
Prof.Dr.M.Başaran Öztürk (Komite Başkanı)
Dr.Batuğhan Karaer
Prof.Dr.İlhan Küçükkaplan
Doç.Dr.E.Savaş Başcı

Bülteni pdf olarak indir