FİNANSAL PİYASALARA BAKIŞ 12

FİNANSAL PİYASALARA BAKIŞ 12

Veri açısından sakin geçen haftada içeride Suriye harekatı dışarıda ise yeniden başlayan ABD – Çin ticaret görüşmeleri piyasalar üzerinde etkili oluyor.

Sınır güvenliği gerekçesi ile uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde Suriye’ye başlatılan operasyon sürerken ABD başta olmak üzere diğer ülkelerden gelen tepkiler piyasa oyuncuları tarafından tartılıyor. Hafta boyunca ABD Başkanı Trump’tan gelen olumlu ve olumsuz açıklamalar kafa karıştırmış durumda. Türkiye’nin ABD’nin müttefiki olduğuna dair açıklamasının yanında Türk ekonomisini darmadağın edebileceğine dair açıklamalar fiyatlamayı zorlaştırdı. Son olarak cuma günü ABD Hazine Bakanı Mnuchin Türkiye ile ilgili yaptırımlara dair kararnameyi Trump’ın imzalayacağını ancak bu yaptırımların henüz aktif hale gelmeyeceğini açıkladı. Açıklama sonrasında döviz sepeti haftayı 6,20 seviyesinde sonlandırdı. Bir haftalık performansa baktığımızda TRY döviz sepetine karşı % 3,3 değer kaybederken diğer gelişen ülke para birimlerinden ayrıştığı gözleniyor.

Öte yandan hafta içinde Türkiye ekonomisine dair Dünya Bankası tarafından gelen revizyon önemliydi. Kurum öncü göstergelerin 3. çeyrekte de toparlandığını belirterek 2019 büyüme beklentisini – %1’den % 0 seviyesine yükseltti. 2020 için için %3 ve 2021 için % 4 beklentilerini ise korudu. 

Hafta başında Çin Devlet Başkan Yardımcısı’nın ABD ile yapılacak olan ticaret görüşmelerine daha az bir başlık ile geldiği haberi borsalarda baskı yaratmıştı. ABD’de Trump’ın azledilme konusu ile geçtiğimiz hafta beklentilerin altında kalan makro verilerin ABD’nin elini zayıflatması nedeniyle Çin’in böyle bir manevra yaptığı belirtildi. Bu spekülasyona karşı Trump’ın parçalı anlaşmadan yana olmadığı açıklaması görüşmelere dair soru işaretlerini artırdı. Hatta ABD Çin’de insan hakları ihlallerini gerekçe göstererek Çinli 8 şirketi kara listeye aldığını açıkladı. İkinci bir adım da bu ihlallerde etkili olduğu düşünülen bazı Çinli yetkililere de ABD’ye giriş yasağı kondu. Arka arkaya gelen bu adımlar sonrasında zor geçeceği düşünülen ticaret görüşmelerinden kur konusu sürprizi çıktı. Henüz teyit edilmese de ABD ve Çin’in yuan kuru konusunda anlaşmış olabileceği belirtiliyor. İki ülke arasındaki en büyük sorunlardan biri olan kur konusu ABD’nin Çin’i kur manüpilatörü olarak ilan etmesi ile doruk noktasına ulaşmıştı. ABD Çin Merkez Bankası (PBOC) tarafından günlük olarak belirlenen kurun ticaret dengelerini değiştirmek ve ticaret görüşmelerinde avantaj sağlamak için kullanıldığı yönünde açıklamalar yapmış, Çin’den bu yönde adımlar atılmadığı cevabı gelmişti. Yıl içerisinde offshore yuan 7 seviyesini geçerek 7,20 seviyesine kadar yükselmişti. Olası anlaşmanın piyasalar tarafından olumlu karşılanacağı görülüyor.

Olası anlaşma durumunda ABD’nin 15 Ekim’de 250 milyarlık Çin ürününe uygulayacağı % 5 ek gümrük vergisini öteleyebileceği ve hatta Huawei ve diğer Çinli teknoloji şirketleri tarafında da bazı adımlar atabileceği belirtiliyor. New York Times’ta çıkan habere göre Huawei’nin bazı lisanslarının aktif hale getirilme ihtimali gündeme gelebilir. 

Öncesinde olumsuz gelişmeler kaydedilen ancak önemli bir başlık olan kur konusunda mesafe alınan ticaret görüşmelerine dair kenara not edilmesi gereken önemli bir bir nokta mevcut. Önceki haftalarda gündeme gelen ve bizim de bültenimizde değindiğimiz ABD’nin Çin firmalarına sermaye piyasası aracılığı ile yaptığı yatırımları kısıtlayabileceği haberi farklı bir başlık altında yeniden gündeme geldi. Amerikalı emeklilik fonlarının Çin hisse senetlerine yatırımları kısabileceğine dair yorumlar dikkat çekti. Bu yatırımların büyüklüğü nedeniyle Çin borsalarının ABD’den gelen sermayeye ne denli ihtiyacı olduğu ve Çin borsalarının büyüklüğünde bu yatırımların ne derece etkili olduğu biliniyor.

Son dönemde likidite sıkıntısı nedeniyle getirileri dizginlemek adına piyasaya likidite enjekte eden FED yeni bir karar aldı. Banka en azından 2020 2.çeyreğe kadar aylık 60 milyar USD büyüklüğünde varlık alacağını açıkladı. Açıklamada varlıkların vadesinin 5 hafta ile 1 yıl arasında seçileceği belirtilirken bu adımın parasal genişleme olmadığı notu da düşülmüş. Açıklama sonrasında getiri eğrisinde önemli bir yükseliş izledik. Muhakkak ki ABD – Çin arasındaki olası kur anlaşması da bu yükselişte etkili ancak FED’in bu adımı sürpriz olarak nitelendirilebilir. 

Euro Bölgesi tarafında % 1,7 ile beklentilerin (% 1,8) altında kalan TÜFE verisi yine hayal kırıklığı yarattı. ECB’nin yeni adımlarının etkisi izlenilmeye devam edilecek. Ancak son ECB toplantısına dair toplantı tutanaklarında üyelerin varlık alım programı konusunda ayrıştığını teyit ettik. Alman, Hollandalı ve Fransız üyeler başta olmak üzere en azından 7 üye varlık alımına karşı olduğunu belirtti. Uzun süreden sonra üyeler arasında görülen bu denli görüş ayrılığı Draghi sonrasında başkanlık koltuğuna oturacak olan Lagarde’yi zorlayabilir.

Global resesyon beklentisi, OPEC’in üretim kesintisine dair hikayesinin artık fiyatlanmıyor oluşu ve son haftalarda ABD’den gelen verilerin önemli bozulmalara işaret etmesi ile sert düşüş yaşayan petrol cuma günü gelen açıklamalar ile kısmen de olsa toparlandı. OPEC Başkanı Barkindo aralık ayında yapılacak toplantıda daha fazla üretim kesintisi de dahil olmak üzere her konunun masada olabileceğini açıladı. Önceki hafta S.Arabistan’ın en büyük iki petrol sahasına yapılan saldırılar sonrasında kısa süreli sert yükseliş yaşayan petrolün olumsuz makro veriler ve yükselen ABD stokları sonrasında şiddetli düştüğünü, brent petrolün 200 haftalık ortalamasının altında kaldığını ve uzun pozisyonların yetersiz teminat ve zarar yazma emirleri ile kapandığını (long squeeze) haftaki bültenimizde gündeme getirmiştik.Bu noktada CFTC verileri hedge fonların ham petrolde uzun pozisyonlarını yaklaşık % 30 oranında azalttığına işaret etti. Toparlanmanın sürmesi için toplantıya 2 ay gibi uzun bir süre olması nedeniyle OPEC’in bu haberi zaman zaman desteklemesi ve hiç kuşkusuz ticaret görüşmelerinden olumlu haberler gelmesi şart. 

Bu hafta veri akışı açısından daha hareketli. ABD’de haziran ayında eksi seviyeyei görmesi sonrasında toparlanan Empire imalat endeksinin 1 seviyesine düşmesi,perakende satışların yükselmeyi sürdürmesi, sanayi üretiminin geçen ay yükselişi sonrasında kısmen de olsa düşmesi bekleniyor. Ayrıca FED tarafından açıklanan ve ekonominin gidişatını izleyebileceğimiz Bej Kitap önemli olacak. Euro bölgesinde sanayi üretimi ve TÜFE verileri ile Almanya’da ZEW endeksi öne çıkacak.  

Bülteni pdf olarak indir