FİNANSAL PİYASALARA BAKIŞ 218

Borsada gergin açılış…
Borsa İstanbul, Orta Doğu’da yükselen gerilimin ardından ilk işlem gününe sert düşüşle girdi. İsrail’de girişimleri bulunan Zorlu Enerji hisseleriyle birlikte, THY hisselerindeki düşüş de dikkat çekti. Borsa İstanbul’da Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarının ardından ilk işlem günü sert düşüşle başladı. BIST 100 endeksi açılışta yüzde 1,9 düştü. Açılış seansında Aselsan ve Otokar gibi savunma sanayii alanında faaliyetleri bulunan şirketler dışında tüm şirketlerin hisseleri düşüş kaydetti. İsrail’de girişimleri olan Zorlu Enerji’de düşüş yüzde 3’ü aştı. THY hisselerinde ise yüzde 2,5’lik düşüş görüldü. Pegasus hisselerinde yüzde 2,9; TAV’da ise yüzde 2,3 gerileme izlendi. Hamas, Cumartesi günü Gazze Şeridi’nden İsrail’in güneyine sızarak eş zamanlı çok sayıda saldırı gerçekleştirmişti. Saldırılar sonucu çoğu sivil olmak üzere 700’ün üzerinde İsrailli hayatını kaybetti. Gazze’nin kuzey sınırından fazla uzakta olmayan bir bölgede müzik festivaline katılan 260 civarı kişi de Hamas militanları tarafından öldürüldü. İsrail’in misilleme saldırılarında yaklaşık 400 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail, Hamas militanlarının sızdığı bölgelerin çoğunluğunun kontrolünü geri alırken Hamas çok sayıda İsrailliyi rehin aldı. Beklenmedik saldırılar sonrası İsrail resmi olarak savaş ilan etti ve Hamas’ın askeri altyapısını yok etmeden operasyonları sonlandırmayacağını açıkladı.
Kaynak: bloomberht.com

Artan jeopolitik riskler, küresel piyasalarda güvenli liman arayışını artırıyor…
İsrail ile Hamas arasındaki çatışmaların getirdiği tedirginliğin ardından yatırımcıların piyasalara yönelik jeopolitik riski yeniden değerlendirmesiyle güvenli liman arayışları ivmelendi. Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, cumartesi günü İsrail’e “Aksa Tufanı” isimli kapsamlı saldırı başlattığını açıklamıştı. Gazze’den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, silahlı gruplar bölgedeki yerleşim yerlerine girmişti. İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi’ne saldırı başlatırken, hafta sonu artan jeopolitik riskler özellikle emtia fiyatlarında oynaklığı artırdı. Yatırımcıların piyasalara yönelik jeopolitik riski yeniden değerlendirmesiyle de güvenli liman varlıklarına olan talebin güçlendiği görülüyor. Söz konusu çatışmalar, bölgede yeni ve önemli bir çatışmanın ortaya çıkma ihtimaline ilişkin endişeleri öne çıkarırken, bu durum altın, petrol, dolar ve Japon yeni gibi güvenli liman varlıklarına olan talebi destekledi. Piyasalar son haftalarda ABD’de faiz oranlarının daha uzun süre yüksek kalacağı beklentisine tepki verirken, tahvil getirileri yükselmiş ve son 16 yılın zirvesine çıkmıştı. Analistler hafta sonu, artan jeopolitik riskin, altın ve dolar gibi varlıklara olan talebi desteklediğini kaydederek, agresif bir şekilde satılan ABD Hazine tahvillerindeki satış baskısını da tersine çevirebileceğini belirtti. Geçtiğimiz birkaç güne bir dizi beklenmedik gelişme damgasını vururken, petrol fiyatları önemli ölçüde düşmüş, ABD işsizlik rakamları beklenenden önemli ölçüde daha güçlü gelmişti. Dünyada en yaygın kullanılan Londra Brent türü ham petrolün varil fiyatı, geçen haftayı yüzde 8,7’lik düşüşle 84 dolar seviyelerinde kapatmasına karşın, yeni haftanın ilk gününde 88,4 dolara kadar yükselmesinin ardından önceki kapanışın yüzde 2,8 üzerinde 86,3 dolarda dengelendi. ABD’nin Batı Teksas (WTI) tipi ham petrolünün varil fiyatı da yüzde 3 artışla 85,3 dolar oldu. Yılın üçüncü çeyreğinde yaklaşık yüzde 30 oranında artan petrol fiyatlarının, bir hafta önce son bir yılın en yüksek seviyelerine tırmanırken 100 dolar sınırına ulaşması an meselesi gibi görünüyordu. Analistler, petroldeki risk priminin, İran gibi büyük petrol üreticisi ülkelere yayılabilecek daha geniş bir gerilim ihtimali nedeniyle ortaya çıkmış olabileceğini ifade etti. Altının ons fiyatı, hafta sonu artan jeopolitik riskin ardından yüzde 1’e yakın değer kazancıyla 1.850 dolara yükselirken, vadeli işlem ve emtia piyasaları uzmanı Zafer Ergezen, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, “Altın bir süreden beri ciddi değer kaybı yaşıyordu. Özellikle merkez bankalarının daha şahin olacağı beklentisi altının onsunda daha şahin gerilemelere yol açmıştı.” dedi. Hafta sonu yaşananların altının onsunun yeniden değer kazanmasına yol açtığını belirten Ergezen, savaş endişeleriyle birlikte güvenli liman özelliğinin öne çıktığını ifade etti. Ergezen, tedirginlik ve gerilim devam ettikçe altının onsunda kazançların arttığının görülebileceğini dile getirerek, böyle zamanlarda kıymetli metallerin her zaman ön plana çıktığını aktardı. İsrail, Filistin, Gazze ve bölge ülkelerde yaşanan gelişmelerin önemli olacağını söyleyen Ergezen “Ancak 1.892-1.900 dolar aralığının geçilmesi zor olabilir. Çünkü bu bir trend kırılımıydı. Bu seviyenin altında altının satış baskısının devam ettiği günler görebiliriz. Güvenli liman özelliği öne çıksa bile altında bir miktar para çıkışı olduğunu söylememiz mümkün. O yüzden yükselişlerin sınırlı kalacağını söyleyebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu. Saxo Capital Emtia Strateji Başkanı Ole Hansen de altının ons fiyatının gelişmelere şu ana kadar yumuşak tepkiler verdiğini belirterek, jeopolitik gerilimin devam etmesi halinde altın fiyatlarında oynaklığın daha da artabileceğini kaydetti. Özellikle İran ve Rusya’nın olası müdahilliği durumunun, tansiyonu beslemeyi sürdürebileceğini ifade eden Hansen, “Buna ek olarak, ABD Merkez Bankası (Fed) Fed Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) artan belirsizlik nedeniyle faiz oranlarını artırmaya devam edeceğine inanmıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu. Hansen, yüksek petrol fiyatlarının potansiyel enflasyonist etkisine rağmen faiz oranlarında tepe noktasına ulaşmış olunabileceği ihtimalinin birdenbire yaklaştığını aktardı. Bu durum sonrasında altının geçen haftaki fiyatlarının dip olarak kalabileceğini dile getiren Hansen, dikkatlerin faiz artışları yerine indirimlere yönelmesiyle altına ilave talep gelebileceğini söyledi. Fed’in, Kasım’da yapacağı toplantıda politika faizini, tahvil piyasalarındaki gergin durum, yeni bir kapanma korkusu ve son zamanlarda bazı zayıflık sinyalleri veren ABD ekonomisi göz önüne alındığında yine sabit tutacağı öngörülüyordu. Tahvil piyasasında son günlerde yeniden artan çalkantı, Fed’i ve yatırımcıları yeni gerçeklerle karşı karşıya bırakırken, ekonomik görünümü bulanıklaştırıyor. Bunların yanında İsrail’deki çatışmaların da ek belirsizlik getirdiği belirtiliyor. Analistler, “Orta Doğu’daki jeopolitik krizler, tipik olarak petrol fiyatlarının yükselmesine ve hisse senedi fiyatlarının düşmesine neden olur.” değerlendirmesinde bulunuyor. Bugün ABD’de piyasaların kapalı olması nedeniyle tahvil piyasalarındaki fiyatlamaların temkinli olduğunu ifade eden analistler, bölgeden gelecek haber akışıyla birlikte yarından itibaren piyasalarda oynaklığın artmasının beklendiğini bildirdi.
Kaynak: aa.com.tr

 2023 Nobel Ekonomi Ödülü sahibini buldu …
2023 Nobel Ekonomi Ödülü’nü, kadınların iş gücündeki yerine ilişkin çalışmalarından dolayı Harvard Üniversitesinde görevli Amerikalı Profesör Claudia Goldin kazandı. İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi’nde düzenlenen basın toplantısında, Nobel Ekonomi Ödülü’nün “kadınların iş gücü piyasasına etkilerine ilişkin anlayışı ilerletmesi”nden dolayı Amerikalı Profesör Claudia Goldin’e verildiği açıklandı. Açıklamada, Goldin’in iş gücü piyasasındaki cinsiyet farklılıklarının temel etkenlerini ortaya çıkardığı belirtildi. Goldin’in, “kadınların gelir durumu ve iş gücü piyasasına katılımları”na dair yüzyılları bulan tarihçesi konusunda ilk kapsamlı çalışmayı yaptığı vurgulandı. Açıklamada, çalışmanın, geçmişten günümüze kadınların iş gücüne katılımında görülen değişikliğin yanı sıra “cinsiyetler arası gelir dağılımındaki adaletsiz uçurumun” temel sebeplerini da ortaya koyduğu ifade edildi. Goldin’in kadınların iş gücü piyasasına katılımının, ele aldığı dönem boyunca yükselme eğilimde olmadığını, bunun yerine U şeklinde bir eğri oluşturduğunu ortaya koyduğu aktarıldı. Goldin’in bu durumu, kadınların ev ve aile sorumluluklarına ilişkin yapısal değişim ve gelişen sosyal normların bir sonucu olarak açıkladığı bildirildi.
Kaynak: bloomberht.com

Yayın Komitesi
Prof.Dr.M.Başaran Öztürk (Komite Başkanı)
Prof.Dr.İlhan Küçükkaplan
Dr.Batuğhan Karaer
Doç.Dr.E.Savaş Başcı
Dr.Öğr.Üyesi Gizem Vergili